Kuzeyses Gazetesi > Beşikdüzü Haber

Beşikdüzü Haber | Vakfıkebir, Görele, Eynesil, Şalpazarı ilçelerinden yayın yapan Trabzon haber sitesi

BU MİLLETİN DERDİ SADECE AŞK MIDIR?

Türkçe konuşan ve asla Türk televizyonları olduklarını kabul etmediğim kanallar vasıtasıyla Türk toplumuna dayatılan diziler, bizlere hiçbir şey vermemekte, gençliği kültürel açıdan perişan etmektedir.

Hangi kanalı açarsanız açın 24 saat içerisinde  üç-dört diziye rastlarsınız. Televizyon kanalları Türk Milletine ait hiçbir konuyu işlememektedir.  Bütün bu dizilerde işlenen konular emperyalizmin bir oyunudur. Türk kültürünü yoketme, aile yapısını parçalama, adım adım Müslüman Türk Milletini Hristiyanlığa yaklaştırma çabasıdır.

En küçük bir şeyde biz cumhuriyet çocuğuyuz deniliyor. Türkiye Cumhuriyeti kurularak devletin adı ve yönetimi değişmiştir, ancak devletin milleti değişmemiştir. Bu devleti kuran Türk Milletidir. Ben dedemi tanımam, ben babamdan önceki aile büyüklerini tanımam diyemezsiniz. Bunu derseniz, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nden önceki Türk devletlerini de tanımam anlamına gelir ki, Türk Milleti 1923’te ortaya çıkmamıştır.

Başa dönersek, tarihten gelen bu milletin örf, adet, gelenek ve görenekleri vardır. Bu milleti Müslümanlığın dışında düşünemeyiz. Hristiyan bir millet değildir. Hristiyanlardaki her türlü örf, adeti bu millete dizi yoluyla dayatıyorlar. Milli eğitim yoluyla dayatıyorlar, sanat, müzik, tiyatro, basın-yayın yoluyla dayatıyorlar.

Başarılı oluyorlar mı oluyorlar? Çünkü gençlik bilinçli değil. Devlet de duyarsız kalıyor. Doğrusu öğretilmeyen ve eğitilmeyen gençlik ne yapsın!

Hiçbir dizi içerisinde cami, namaz, oruç, zekat, hac, vatan sevgisi, bayrak sevgisi, anne baba sevgisi, Türk büyükleri konu edilmiyor. Hele anne ve babaya yapılan hakaretler gayet normalmiş gibi gösteriliyor. Aile yapısını bozmak için boşanmalar allanıp, pullanıp servis ediliyor. Hele aşk konusu dizileri esir aldı. Akşam-sabah al aşk, ver aşk. Yüzde doksan konu bu. Bu milletin derdi sadece aşk mıdır?

Toplumdaki yaralara parmak basmak gerekir. Toplumun içinde yüzlerce konu varken, ille de aşk konusunun işlenmesinin anlamı, bu millete kimliğini kaybettirme düşüncesi değil de nedir?

Millete doğru yolu gösteren diziler, filimler gösterilmesi lazım. Ne yazık ki, bütün dizilerimiz doğru üzerine değil, yanlış üzerine kurgulanıyor.

Bilindiği üzere, gençliğin de televizyonların başından kalkmaması sonucu yaşanan yozlaşma, Türk gençliğini tehdit eder hale geldi. Gün gün bizi bizden uzaklaştırıyorlar. Hâlâ hiç kimse bunun farkında değil. Dizide çocuk annesine veya babasına ‘sen bana karışamazsın’ mesajı işlenerek gençliğe kötü örnek olunuyor. Ne demek anne baba olarak sen bana karışamazsın. Dinimizde de yeri olmayan bir ifade. Bilerek işlenen bir konu.  Bu dizilerin hiç biri Türk dizileri değildir. Sadece  Türklerle çevrilmiş, dili Türkçe olan dizilerdirler. Siyonistlere hizmet ediyorlar. Türk Milletini yanlış tanıtıyorlar. Hiçbir değerimize sahip çıkılmıyor, konu edilmiyor.

Bizi Çanakkale’de topla, tüfekle alt edemeyenler şimdi topsuz, tüfeksiz dizilerle kendilerine benzetmeye çalışıyorlar. Tam kendileri gibi olduğumuz zaman da ortada ne millet,  ne de devlet diye bir şey kalmaz. Bu belki bir iki yüz yıl alır. Farkına varmazsak iki yüz yıl bir devlet için 20 yıl gibi bir şeydir. Ama bunu yorumlayacak genç oranı Türkiye’de yüzde kaçtır? Ona bakmak lazım.

Gençleri bu konularda yetiştirecek bir eğitim anlayışımız, bir programımız yok. Gençlik Hristiyan Avrupa’yı örnek alıyor, Milli Eğitim Bakanlığı seyrediyor. Demek ki, bakanlıkta öyle istiyor. Kültürümüz, dilimiz, yemek kültürümüz, müziğimiz, sanatımız yabancıların etkisi altına girmiş durumda. Yine devlet yöneticileri 60-70 yıldır olaylara âmâ insan gibi bakıyor.

Şehirlerimizdeki yabancı kelimelerle yazılmış tabelalara dur diyen yok. Gençlik ana dili gibi İngilizceyi öğrense, sokaklarımızda Türkçe konuşan genç kalmayacak. Genç kendi dilinin öneminin farkında değil. “Kaybolursa dilimiz, bil ki dilim dilimiz” ne anlama geliyor gençlere öğretilmesi gerekir.

Milli Eğitim Bakanlığı nedense bu konuları görmemezlikten geliyor? Bilenlerde yarının ne götüreceğini hesap edemiyor.

Gençliğe doğru yol anlatılmıyor? Sınavda 90 puan alan öğrenciyi yetiştirdim, iyi adam oldu zannediliyor.  Adam yetiştirmek, not vermekten geçmiyor. İsterse her dersi yüz olsun. Adam olamayabilir. (Baba-vali misali)

 

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Gülay Harita Kadastro
Kule Rezidans
Elit Lastik
Naninos Pizza
Hedef Bilgisayar