*Beşikdüzü Belediyesi Meclisi toplantısında alınan karar ile Trabzon’un büyükşehir olmasının ardından köy iken, mahalle statüsüne geçen (26 mahalle) “Kırsal Mahalle” statüsüne alındı.
17 Ekim Beşikdüzü …
*Ekonomi programımızı yatırım, istihdam, (üretim), ihracat, cari fazla yoluyla ülkemizi büyütme üzerine kurarak bilinçli bir tercihte bulunduk.
22 Eylül Ankara …Cumhurbaşkanı Erdoğan
*****
YERİMİZ; HARMAN YERİ…
Emek – işgücü, siyaset üstü olmalı değil midir sizce?
Binlerce kişinin doldurduğu miting meydanlarında, kalabalık konferans salonlarının kürsülerinde, kalın kitapların tozlu sayfalarında saklı ve teoride kalmamalı, pratiğe dökülmeli alınteri.
“Kendi elemeğinizden daha kıymetlisi yoktur” sözünü düstur kabul ediyorsak… Evleri – sokakları – şehirleri, bir dantel gibi; birtek onunla işleyebiliyorsak hatta! Bunu diyorsak. Nedendir başka yollar aramak?… Sabahın ilk ışıkları ile gecenin karanlığına değin kazma kürek sallayan, göznuru döken – masa başlarında dirsek çürütenleri görmezden gelmek…
Olması gereken yere, bu özverili hassasiyeti koyamayışımız bir hata değil midir? Fındık bahçelerimizden, yürütemediğimiz hayvancılığımızdan… torna tezgahlarından, bakkaldan – manifaturadan uzak düşen bu vatanın evlatları; bizler, köşe dönücü, mirasyedi hayallere, sözlere mi itibar eder olduk?
Oysa ki; o, tertemiz alınterini anlayamayan, hüznünü sevincini bilemeyen sözlerimiz bir “yalan” dan ibaret değil midir?
Ekonomi, “Üretim” üzerine yeni bir anlayışla yeniden inşa edilecekse, başladığı yer üreticinin nasırlı elleri olmalı. Harmanda gözü olanın tarlada izi olur sözü ile, yüreğiyle tutup o mübarek ele destek vermeliyiz. Eve götüreceği ekmeğinin kaygısına düşmeden, mutlu kılınmalı, umutları canlı tutulmalı…
Gayrısı değil, üreten el; ayrıcalıklı ve el üstünde tutulmalı.
Selam ile…
