Süper Ligin 11.haftasında İstanbul’da Fenerbahçe ile Trabzonspor karşı karşıya geldi. Hafta boyuncu tüm yorumcular Fenerbahçe zorlanır ama bu maçı kazanır düşüncesi hakimdi. Ya da öyle olmasını istiyorlardı. Beraberlik bile Trabzonspor için büyük başarı olur derlerdi.
Unuttukları bir şey vardı. Trabzonspor büyük maçları farklı oynar diye. Abdullah Avcı Trabzonspor’u bu maça iyi hazırlamış. Sahaya çıkacak en ideal 11’i çıkardı. Alan savunması yaptı, rakip her topu alışında enaz iki kişi ile pres yaptı. Rakibin oyun kurmasına müsaade etmedi. Bundan önceki maçlardaki pas trafiğini durdurdu. Defansta penaltılar dışında hata yapmadı. İlk penaltının başlangıcındaki faulü verseydi zaten penaltı olmayacaktı.
Kazanmamıza rağmen hakemleri yaptıkları yanlışlar karşısında eleştirmek zorundayız. Galip geldik diye susmak olmaz. Bırakın galibiyeti önemli farkı engellediler.
Onuachu’nun attığı ikinci golü rakibi tuttu diye iptal ediyorsun, Mehmet Can’ın formasının neredeyse sırtından çıkarılmasını her nereye bakıyorsan VAR hakemi, bir türlü görmüyorsun. Devamı hakemin penaltı vermesine ve gol olmasına sebebiyet veriyorsun. O Mehmet Can, fotokopi gibi ikinci penaltıyı yapıyor. Evet, ikincisinin hiçbir mazereti yok. O hareketi yapmayacaksın Mehmet Can. Gol atamayan Fenerbahçe’ye VAR hakemi gibi yardımcı oldun.
Maç sonunda açıklamalarda bulunan Başkan Ertuğrul Doğan, ağlamaklı bir şekilde isyan etti. VAR hakemine haklı olarak yüklendi. Önünde ekran var. Sen nereye bakıyorsun. Ben bunların art niyetli yapıldığını düşünüyorum dedi.
Bakın, 26 yıl sonra İstanbul’da Fenerbahçe’yi yenen bir başkan sevinçten uçacağı yerde ağlamaklı oldu. Burada düşünmek gerekir. Mağlup olan başkan olarak değil, galip gelmiş başkan olarak hakemlerin rezaletliklerini dile getiriyor. Bu kulüplerin hakkını daha nereye kadar yiyeceksiniz ey hakemler! Son maça kadar yemeye devam edeceksiniz gibi görünüyor. Size çeki düzen verecek bir kişi ya da kurum yok. Var da yok!..
Bunlar bu cüreti Futbol Federasyon’undan alıyor. Aksi olsa bunlar bilerek ve isteyerek bu hataları yapamazlar. Çok yakında çok daha kulübün canı yanacak. Şimdi susanlar o zaman çığlık atacaklar. O zaman da biz duymayacağız.
Bu hatalar beni endişeye sevkediyor. Trabzonspor taraftarının sabrını taşırıp sahaya çekmeye,, büyük olayların çıkmasına zemin hazırlıyorlar. Ola ki, böyle bir şey olursa, bizi PKK’ya benzetip tüm maçlarımızı deplasmanda oynamamıza sebebiyet verebilirler. Hatta küme düşürmeyi bile gündeme getirip şampiyonluklarına ortak olan Trabzonspor’u aradan çıkarmaya gayret edebilirler. Bu konuda taraftar olarak çok uyanık olmak zorundayız. Bu oyuna gelmemeliyiz!
