Antalyaspor-Trabzonspor maçında Antalyaspor’dan fark yemeden dönmüşsek bunu ilkönce direklere, sonrada mükemmele yakın oynayan Benkovic’e borçluyuz.
Değerli okuyucular, bu ortasaha ile Trabzonspor bir yere varamaz. Bir kere ikili mücadele kazanamıyorlar. Bunun farkına varan rakipler bizi ipe dizer gibi dizip gidiyor.
İkincisi, rakipten top kazandıklarında çabuk oynayamıyorlar. Adam bulup da pas atana kadar rakip bir veya iki kişi ile önlerine bitiyor. Bu kez de topu kaptırmamak için dönüp geri oynamak zorunda kalıyorlar.
Üçüncüsü, pozisyonları rakipten çok uzakta takip ediyorlar. On metre ilerde boş adam. Rakibin ondan başka top atacağı olmamasına rağmen rakibin ayağına top geldiğinde üzerine gidiliyor bu kez de geç kalınmış oluyor. Rakip çok rahat çalımlayıp geçiyor. Biz ise geniş alanda da pas, dar alanda da pas yapıyoruz. Dar alanda kaleye yaklaştığımızda rakibi çalımla geçmeyi denemiyoruz. Adam belki topu alayım senden derken düşürecek seni penaltı olacak. Bu şansı da düşünmek lazım. Her zaman pasla bu iş olmaz.
Dördüncüsü, ceza yayı üzerlerinden kaleyi net görmelerine rağmen kaleye şut atma gereği duymuyorlar. Ya da o cesareti kendilerinde bulamıyorlar veya hocalarından korkuyorlar.
Beşincisi, ilerde oynayanlar birbirlerini gol pozisyonuna sokmuyorlar. Top alışverişi yok. Şampiyon olduğumuz yetmişli yıllarda iki kişi verkaçla golü atar gelirlerdi. Şimdi ise verkaç diye bir şey yok.
Altıncısı, rakip cezasahasında sekiz, dokuz kişi biz bu defansın üzerine iki ya da üç kişiyle gidiyoruz. Teslim edip onlara topu dönüyoruz. Veya yapılan ortayı armut gibi topluyorlar. Çünkü dokuza iki üç kişi ne yapacak. Yani hücumda çoğalma yok. Onlar cezasahamıza altı, yeti kişi geliyorlar. Blazen bizden kalabalık oluyorlar.
Yetincisi, ortasaha elemanlarının hiçbiri oyunu okuyamıyor. Top ayaklarına geldiklerinde atılması gereken doğru adamı bulamıyorlar. Boştaki dururken, önünde iki rakip olan adama oynuyorlar. Burada ne yapsın hoca. Bunu da hoca mı diyecek ona Allah aşkına.
Ortasahada akıllı oyuncumuz yok. Oyuncumuz topu ayağına alır almaz hemen etrafı çevriliyor. Adam Yattara değil ki, topla çıksa ortan. O da geri dönmek zorunda kalıyor. Bu geri top oynama işi iki nedenden kaynaklanıyor. Biri bu dediğim olay, ikincisi önündeki adamı geçse arkası koridor ama geçmeye cesaret edemeyince işin kolayına kaçıyor, dönüp geri oynuyor.
Böyle gol atmaya gidilmez. Risk almadan bu işler olmaz. Hep sağlam oynayayım dersen yirmi pas yaparsın ama rakip sahada beş metre ilerleyemezsin.
Defansın gol yemesinin en büyük sebebi ortasaha. Topları hep yanlış adrese gönderiyorlar. Ya yda hemen geri oynuyorlar. Bu da rakibi az adamla yakalayamamıza neden oluyor. Bu ortasaha ile bu iş olmaz. Ne Mendy ile, ne Berat, ne A.Kadir, ne Badri ile bu iş olmaz.
Bu takıma enaz beş adam lazım. Bir kere ortasaha tamamen yenilenmeli. Oraya lider adam lazım. Koşan adam lazım. İkili mücadeleyi kazanacak adam lazım. Gol atacak, şut atacak adam lazım. Takıma duran toplardan yüzde otuz gol yapacak adam lazım.
Ortasaha forvetleri gol pozisyonuna soksa bu takım gol atar, maç da kolay kolay kaybetmez. Bu ortasaha hiçbir şey üretmiyor. Ne atıyor, ne attırıyor. Ne yapacağım ben böyle bir ortasahayı. Bu ortasaha mutlaka değişmeli. Bence en büyük sıkıntı ortasahada.
