Yazımızın başlığına “Böyle bir mağlubiyet olamaz” dedik. Asıl böyle bir oyun olamaz. Böyle bir oyuncu değişikliği olamaz.
Öncelikle oynanan oyuna rağmen hem de deplasmanda 2-0 öne geçiyorsun ama bir puan dahi alamıyorsun. Bu çok acı bir olay. İlkyarıyı 1-0 önde kapatıyorsun. İkinci yarı Hatayspor beraberlik için üzerine geleceği belli. Hele ikinci yarı 2-0’ı yakalamışsın, Hatayspor’un goller bulmaktan başka çaresi yok puan almak için.
İkinci golden sonra Visca’nın yerine Trezeguet’i alarak başlamak gerekirdi. Hatta Bardhi yerine de Yunan yedek oyuncuyu alacakken, bir gol atıp, bir gol attıran Onuachu’yu almak akıl işi değildi. Kimi koydun yerine Enis Destan’ı. Enis boş alan oyuncusu değil. Rakibinden 3 metre ilerde olsa dahi yavaş oyuncu. Rakip yetişip topu alır ayağından. O ancak yanlardan gelecek ortalarla ya da kaleci ile karşı karşıya bırakılırsa gol atar. Bunun dışında Enis’in gol atma şansı yok.
Onuachu’yu sahada iki kişi kontrol ediyordu. 68.dakikada oyundan çıktıktan sonra Hatayspor kaleci hariç üzerimize gelmeye başladı. Adamların en korktuğu oyuncuyu oyundan aldın. Hatayspor’un golleri de bu değişikliklerden sora geldi.
Bu mağlubiyet takıma değil, hocaya yazar. Hocamız kendi eliyle altın tepside 3 puanı Hatayspor’a aklının sayesinde hediye etti.
Hani maça çok iyi hazırlanmıştık? Bu mu iyi hazırlanmak? Kaç tane korner kullandın? Kaç tane kaleye şut attın? Kaç tane atak geliştirdin? Kaç yüzde yüz gollük pozisyon kaçırdın? Böyle bir oyun, böyle bir mağlubiyet olamaz. Biz Türkiye’nin 4.büyük takımıyız. 2-0’dan 3-2 mağlup oluyorsak bunun hesabı hocayı sorulmalı. Bu insanları kahretmeye kimsenin hakkı yok. Bu hatalardan sonra sana güvenimiz kalmadı hocam.
Çok az zamanın kaldı hocam. Ya 7-8 maçlık bir seri yakalar kendini affettirirsin, ya da çok yakında valizini alır memleketine dönersin. Bu şekilde bu taraftar sana sabredemez. Bilgin olsun.
