Her nedense adına Karadeniz müziği ya da o müziği icra edene Karadeniz sanatçısı denilmesini ben çok doğru bulmuyorum.
Karadeniz müziği diye adlandırılan bu müziği icra edenler, o yörenin öz müziğini icra ediyorlar. Bu bölgede türküler böyle söyleniyor.
Müziğimizi Anadolu, Ege, Akdeniz, Karadeniz müziği diye ayırmamız doğru değildir. Sivas’ta türküler bağlama ile çalınıyorsa Giresun’da, Trabzon’da, Rize’de kemençeyle, tulumla çalınıyordur. Artvin’de akordeonla çalınıyordur. Bu illerin halkı müziklerini bu sazlarla icra ediyorlardır. Bu yörelerde türküler böyle söylenir. Sivas’ta Sivas’ın Yolları, Trabzon’da Maçka Yolları türküsü okunur. Hepsi de halkın içinden gelen halk müziğidir. Halk müziğinde ayrım olamaz. Bu bizi ayrıştırır. Her yörede okunan türkülerin ortak adı halk müziğidir.
Özellikle Trabzon’dan yetişmiş bir Erkan Ocaklı, bir Sait Uçar’ın okuduğu türküleri yüzbinler dinlemiş ve dinlemektedir. Bu türkülere siz halk müziği değildir diyemezsiniz. Ben böyle bir ifadeyi kabul etmiyorum.
Çünkü bir Trabzonlu sanatçı bir Urfalı, bir Sivaslı gibi bağlamayla türkü okumak zorunda değildir. Onlarda bir Trabzonlu gibi türü okumak zorunda değildir. Mecburda bırakılmamalıdırlar. Özellikle TRT bu konuda büyük yanlış içerisindedir. Kendi değerlerine göre Sait Uçar’ı halkına dinletmemeye özen göstermiştir. Yüzbinleri yok saymıştır. Bu diğer sanatçılarımız için de geçerlidir. Bu da müzikte bölücülüğü getirir. Bundan kimsenin kârı olmaz.
Adam seni dinleyeceğine bu kez Mercan Fm’i dinler. Bu ayrımcılık doğru değildir. Türk halk müziğine de vurulan bir darbedir. Yüzbinlerin dinlediği bir insan nasıl olurda devletinin kurumunun radyosunda halkına türkü okuyamaz,. TRT televizyonuna çıkamaz. Bunun sebebi ne? İlgililer bu konuda haklı bir gerekçe sunsunlar da bizde bilelim.
Doğru olmayan bir konu daha var yazmam gereken.
Geçtiğimiz günlerde kaybettiğimiz aslen Şalpazarlı, doğma büyüme Maçkalı olan Sait Uçar’a yapılan muameledir.
Az öncede belirttiğim gibi, yüzbinlerin gönlünde taht kuran bir sanatçıya bir tören yapılmaması bizleri üzmüştür. 400 civarında kendi yazıp okuduğu türküleri olan bir insan için nasıl olurda Maka ilçe merkezinde bir tören düzenlenerek hayat hikayesi anlatılmaz.
İkincisi tabutunu üzerine koyduğunuz ağaçlara bir baktınız mı? Başta Maçka Belediye Başkanı ve protokol utanmadı mı? Bu rezalet karşısında nasıl namaz kıldılar. O insanın Maçka’ya hiç mi katkısı yok. Sait gibi bir insana bunu mu layık gördünüz?
Giresun’dan karşılaştığım arkadaşlarım, Sait gibi bir sanatçınıza böyle bir muameleyi nasıl layık gördünüz diyor. Ben de sizinle aynı görüşteyim arkadaşlar. Elimden ne gelir ki; demek zorunda kalıyorum ve utanıyorum. Biz değerlerimizin kıymetini ölünce de bilmiyoruz. İnşallah Trabzonlu diğer sanatçılarımıza da aynı muamele yapılmaz ve değerleri bilinir.
